BELEDİYE BAŞKANI ÖZCAN’A TEPKİ GÖSTERDİLER

Metin, yaptığı yazılı açıklamada, açılan tesislerle ve yapılan hizmetlerle gündeme gelmesini ümit ettikleri Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın, 21. yüzyılda din, dil, ırk, ayrımı yapan, insanları su ile terbiye etmeye çalışan açıklamalarını büyük bir üzüntü içerisinde takip ettiğini belirterek, “Unutulmasın ki Anadolu kapılarının ecdadımıza açıldığı tarihten bu güne kadar, bu topraklarda yazılı olarak kitaplara, dilden dile destanlara konu olan vicdanımıza, şefkatimize ve misafirperverliğimize kimsenin leke sürmesine müsaade etmeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Saadet Partisi Bolu İl Başkanı İsa Sayın da yaptığı açıklamada, Özcan’ın ifadelerinin kamuoyunda infiale sebep olduğunu kaydetti.

Sayın, açıklamasında şunları kaydetti:

“Hiçbir insan durduk yere vatanını ve malını mülkünü terk ederek zor şartlar altında başka bir ülkeye sığınmak için yola çıkmaz. Hiçbir insan 2 bin 500 kilometre gibi bir mesafeyi kat etmeyi göze alarak bilinmeyene doğru bir yol almaz. Fatura mazlumlara kesilemez. Bize sığınan insan, ister Suriyeli, ister Afgan olsun, isterse Hırvat ya da İspanyol olsun değişmez. İnsan insandır.

Türkiye’de yaşanan sosyal ve ekonomik problemlerin tek sorumlusu olarak mültecileri işaret etmek toplumda infiale sebep olabilecek çok yanlış bir tutumdur. Sayın Tanju Özcan’a empati yapmasını tavsiye ediyorum. Tanju Özcan gündeme gelmek veya gündemde kalmak için kendi işini en iyi şekilde yapmaya odaklanmalıdır. Toplumun fay hatlarını kaşıyarak gündem oluşturmaya çalışmanın ülkemize hiçbir faydası yoktur. Kendisinin insan haklarıyla bağdaşmayan bu söylemlerini şiddetle reddediyor ve kınıyoruz.”

Yeniden Refah Partisi Bolu İl Başkanı Sadettin Baskın ise yaptığı açıklamada, Özcan’ın ifadeleriyle Türk insanının misafirperverlik anlayışının tam tersine ve ırkçı söylemlerle hareket ettiğini belirtti.

Özcan’ın, herhangi bir istişare yapmaksızın, Belediye Meclisinde gündem yapılmamış, herhangi bir onaydan geçmemiş, onaylanma ihtimali yüzde bir bile olmayan bir kararı sanki onanmış ve uygulamaya sokulmuş gibi kamuoyuna lanse etmesinin uygun bir davranış olmadığını vurgulayan Baskın, “Bu misafirliğin çok uzadığının ve bir an önce çözüm bulunmasının gerektiğinin farkındayız. Fakat doğru bir işi yanlış yöntemler uygulayarak ve Türk-İslam toplumunun şiarına, adaletine, anane gelenek ve göreneklerine uygunsuz bir şekilde çözüme ulaştırılması mümkün değildir ve çok yanlıştır.” değerlendirmesinde bulundu.